ALLAH´ım Benide Ağlat...
1 sayfadaki 1 sayfası
ALLAH´ım Benide Ağlat...
Allah'im! Sen'den diliyor ve dileniyoruz: Gözlerimize yas ver ve bizi aglat! Merhamet etmen için. Sen'den uzak kalis hasretini duyamayisimiza aglat! Gönlün sâk sâk olusuna, agyar atesine yanisina, öyle aglat ki, sîneler kebâp olsun… Ondan bir bir feryat çiksin, melegi ve felegi velveleye versin.
Beni de aglat; geceye kadar karanlik ruhuma sefkat et de aglat! Aglamalarima dahi aglamam gerektigi için aglat! Bükülmüs su kaddime, solgun rengime, burulmus boynuma ve kirik kâlbime merhamet et de aglat! Su en sâkin anda, sizlanislara cevap verdigin dakikalarda, kapkara gönlümle degil, Sen'den baskasina secde etmeyen basimla sana dönüyor, titreyen dudaklarimla aglatmani diliyorum.
Heyhât ki "merhamet, merhamet" diyecegim an, bir hâil gibi günahlarim karsima dikiliyor ve içimde yigin yigin burkuntu meydana getiriyor. Allah'im! Benim uzakligim itibariyle degil, Sen’in yakinligin hürmetine kâlbime rikkat ver ve öyle aglat ki, kendimi kaybedeyim, yolunda ar ve haysiyetten geçeyim, tâ "Bu delidir" desinler..
"Gidip boynumda zincir ile Ravza-i Pâk'a, o denli aglayam ben ki, görenler hep beni dîvâne sansin" Ola ki, düsen damlalardan bir tanesi askina düsmüs olur; iste o, benim için ummanlara bedeldir. Sehid kani kadar aziz gözyaslari içinde nefesim kesilirken varlik sirrini bana duyur. Su kararsiz gönlümü doyur. Hicabimdan yüzümü saklamaya çalisayim. Habibi'ne görünmek istemeyeyim. Pisdarim ve âli rehberimden kaçayim. Sonra bir âli dîvân kurulsun. Ben zülüfleri daginik, hiçkiriklari girtlaginda dügümlenmis, yüzü karalarin ugramadigi o dîvâna çagrilayim "Lâ tüâhiznâ" kalkaniyla huzura varayim. Kirlerime göz yumup "bu da bizdendi" desinler; dilenciye bir mülk bagislasinlar. Çöl yolcusunu sevindirip bir bulut ve bir meltemle imdadima yetissinler. Sevincimden orada yigilip kalayim. Gözyaslarim içinde bogulayim!..
"Amin"
Beni de aglat; geceye kadar karanlik ruhuma sefkat et de aglat! Aglamalarima dahi aglamam gerektigi için aglat! Bükülmüs su kaddime, solgun rengime, burulmus boynuma ve kirik kâlbime merhamet et de aglat! Su en sâkin anda, sizlanislara cevap verdigin dakikalarda, kapkara gönlümle degil, Sen'den baskasina secde etmeyen basimla sana dönüyor, titreyen dudaklarimla aglatmani diliyorum.
Heyhât ki "merhamet, merhamet" diyecegim an, bir hâil gibi günahlarim karsima dikiliyor ve içimde yigin yigin burkuntu meydana getiriyor. Allah'im! Benim uzakligim itibariyle degil, Sen’in yakinligin hürmetine kâlbime rikkat ver ve öyle aglat ki, kendimi kaybedeyim, yolunda ar ve haysiyetten geçeyim, tâ "Bu delidir" desinler..
"Gidip boynumda zincir ile Ravza-i Pâk'a, o denli aglayam ben ki, görenler hep beni dîvâne sansin" Ola ki, düsen damlalardan bir tanesi askina düsmüs olur; iste o, benim için ummanlara bedeldir. Sehid kani kadar aziz gözyaslari içinde nefesim kesilirken varlik sirrini bana duyur. Su kararsiz gönlümü doyur. Hicabimdan yüzümü saklamaya çalisayim. Habibi'ne görünmek istemeyeyim. Pisdarim ve âli rehberimden kaçayim. Sonra bir âli dîvân kurulsun. Ben zülüfleri daginik, hiçkiriklari girtlaginda dügümlenmis, yüzü karalarin ugramadigi o dîvâna çagrilayim "Lâ tüâhiznâ" kalkaniyla huzura varayim. Kirlerime göz yumup "bu da bizdendi" desinler; dilenciye bir mülk bagislasinlar. Çöl yolcusunu sevindirip bir bulut ve bir meltemle imdadima yetissinler. Sevincimden orada yigilip kalayim. Gözyaslarim içinde bogulayim!..
"Amin"
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz