Talebelerden Hatıralar
1 sayfadaki 1 sayfası
Talebelerden Hatıralar
Tesbihattaki 33'ün sırrı
Vanlı Molla Hamid Ekinci, iki buçuk sene Bediüzzaman'a hizmet etmiştir. Diyor ki: Bir gün namazdan sonra Üstad'ın cemaatten bazılarının tesbîhat yapışı dikkatini çekmiş. Cemaate sordu: "Tesbihleri nasıl çekiyorsunuz?" Cemaatten birisi "Fazla çekiyoruz, noksan çekmiyoruz." deyince, Üstad şöyle ikaz etti: "Olmaz kardeşim! Hazinenin anahtarının bir dişi fazla veya eksik olursa, o anahtar hazineyi açmaz. Tesbîhat, namazın çekirdekleri hükmündedir. Namaz, tesbihat üstünde neşv ü nemâ buluyor. Otuz üç defadan fazla veya eksik olmaz."
Vanlı Molla Hamid Ekinci, iki buçuk sene Bediüzzaman'a hizmet etmiştir. Diyor ki: Bir gün namazdan sonra Üstad'ın cemaatten bazılarının tesbîhat yapışı dikkatini çekmiş. Cemaate sordu: "Tesbihleri nasıl çekiyorsunuz?" Cemaatten birisi "Fazla çekiyoruz, noksan çekmiyoruz." deyince, Üstad şöyle ikaz etti: "Olmaz kardeşim! Hazinenin anahtarının bir dişi fazla veya eksik olursa, o anahtar hazineyi açmaz. Tesbîhat, namazın çekirdekleri hükmündedir. Namaz, tesbihat üstünde neşv ü nemâ buluyor. Otuz üç defadan fazla veya eksik olmaz."
YesilSancak!- Mesaj Sayısı : 278
Rep :
Points : -4
Kayıt tarihi : 05/09/08
Geri: Talebelerden Hatıralar
Hulusi Abey Rus cephesinde bakü'de hem oruç tutup hem savaştıklarını, günlük 6 zeytin kumanya, üçünü sahurda, üçünü iftarda yediklerini anlatıyor.
Üstad Afyon hapsinde iken camide görülünce hapishane müdürüne baskı yapıyorlar.Evinde dahi sabaha kadar uyuyamıyor."zır zır" telefonla ağır hakaretler ediliyor.Müdür Üstadın odasının önüne 2 nöbetçi dikip bütün kapıların kilidini kontrol ediyor.Üstadı camide 3 şahit ile isbat edilerek görüldüğünü Savcı müdüre ağır hakaret ederek telefonda söylüyor.Müdür bunalıp Abeylerin koğuşuna geliyor ve "ekmeğimden olacağım.Ne olur bana bir çare" diyor.Üstad o anda bir pusula yazıp abeylerin odasına gönderiyor.Pusulada "Ben namaza kalkamayacak kadar ağır hastayım.İnsana müekkel 300 melek vardır.Bu melekler ibadet, dua ve istiğfar ederler ve mümine hediye ederler.Camide görünen benim namıma ibadet eden meleklerdir." buyuruyor.
Üstad Afyon hapsinde iken camide görülünce hapishane müdürüne baskı yapıyorlar.Evinde dahi sabaha kadar uyuyamıyor."zır zır" telefonla ağır hakaretler ediliyor.Müdür Üstadın odasının önüne 2 nöbetçi dikip bütün kapıların kilidini kontrol ediyor.Üstadı camide 3 şahit ile isbat edilerek görüldüğünü Savcı müdüre ağır hakaret ederek telefonda söylüyor.Müdür bunalıp Abeylerin koğuşuna geliyor ve "ekmeğimden olacağım.Ne olur bana bir çare" diyor.Üstad o anda bir pusula yazıp abeylerin odasına gönderiyor.Pusulada "Ben namaza kalkamayacak kadar ağır hastayım.İnsana müekkel 300 melek vardır.Bu melekler ibadet, dua ve istiğfar ederler ve mümine hediye ederler.Camide görünen benim namıma ibadet eden meleklerdir." buyuruyor.
YesilSancak!- Mesaj Sayısı : 278
Rep :
Points : -4
Kayıt tarihi : 05/09/08
Geri: Talebelerden Hatıralar
Antalyada mukim risale-i nur'un avukatı Gültekin Sarıgül anlatıyor:"Biz mahkemelere gidecek yol parası bulamazdık.100 lira borç alırdık.Sonra öderdik.Elbise ve ayakkabı alacak paramız yoktu.Bayram Abey bana Kilis'ten müsta'mel (kullanılmış) bir pardösü getirdi.O da uzun geldi.Bir kardeş ile değiştirdik.Van Hapishanesinde iken 200 kişiye bir tuvalet düşüyordu.Aynı zamanda banyo.Salahaddin Abey şakacı idi.Basur için sinameki çayı içerdi.Sinameki müshildir.Size iyi bir çay yaptım diyerek bize sinamekiyi içirmiş.O gece sabaha kadar tuvalette kuyruk olduk.
Atabey ağroslu Kötürüm Ali (alil ali) abey vefatından sonra cenaze namazını kıldıran imama rüyasında diyorki:"vecelle senaüke'yi unuttunuz.Namazı tekrar kıldır" diyor.İmam cemaata haber verip namazı yeniden kılıyorlar.
İnebolu'lu İbrahim Fakazlı (küçük ibrahim) anlatıyor:"Üstad mahkemeye gitmeden cüppesini yamalamam için gönderdi.Saydım 44 yama vardı.4 yama da ben yaptım.48 yama oldu.Bu cüppe ile Üstad Denizli mahkemesine çıktı.(şimdi elbise beğenmeyen bizlerin hali ne olacak). Sav'lılar o zaman yaya olarak Denizli Mahkemesini izlemek için Sav'dan Denezli'ye yaya olarak gelirlerdi.
Atabey ağroslu Kötürüm Ali (alil ali) abey vefatından sonra cenaze namazını kıldıran imama rüyasında diyorki:"vecelle senaüke'yi unuttunuz.Namazı tekrar kıldır" diyor.İmam cemaata haber verip namazı yeniden kılıyorlar.
İnebolu'lu İbrahim Fakazlı (küçük ibrahim) anlatıyor:"Üstad mahkemeye gitmeden cüppesini yamalamam için gönderdi.Saydım 44 yama vardı.4 yama da ben yaptım.48 yama oldu.Bu cüppe ile Üstad Denizli mahkemesine çıktı.(şimdi elbise beğenmeyen bizlerin hali ne olacak). Sav'lılar o zaman yaya olarak Denizli Mahkemesini izlemek için Sav'dan Denezli'ye yaya olarak gelirlerdi.
YesilSancak!- Mesaj Sayısı : 278
Rep :
Points : -4
Kayıt tarihi : 05/09/08
Geri: Talebelerden Hatıralar
Sav'lılar her Denizli mahkemesi günü Denizli'ye gelir ve hediye olarak bakliyat (nohut-kuru fasulye...) getirirlerdi.Üstad Deniz'li Mahkemesini beklerden sandalyede oturuyor, bizde etrafında idik.Üstad bir anda şimşek gibi başını yan tarafa öyle bir çevirdi ki Biz Üstadın başı düştü zanettik.Meğer Başı açık bir hanım merdivenden çıkarken açık olan başı görünmüş.Üstadın namahreme bakmaktan şiddetli imtinaının derecesini bununla ölçünüz.
Asay-ı musa'yı matbaada bastırmak için abeyler İstanbul'a matbaacılarla görüşüyorlar.Korkudan hiçbiri yanaşmıyor.Bozkurt matbaası sahibi aziz bozkurt kabul ediyor fakat çok yüklü bir meblağ istiyor.Bir ay bunun için abeyler İstanbulda uğraşıyor.Bunun üzerine Üstad Emir veriyor:"herkes bir asay-ı musa yazsın.Kim yazarsa ondan talebelik kabul edilecek ve dünyada ondan başka bir vazife istenmiyecek" diye.Herkes birer asay-ı musa yazıyor.
Asay-ı musa'yı matbaada bastırmak için abeyler İstanbul'a matbaacılarla görüşüyorlar.Korkudan hiçbiri yanaşmıyor.Bozkurt matbaası sahibi aziz bozkurt kabul ediyor fakat çok yüklü bir meblağ istiyor.Bir ay bunun için abeyler İstanbulda uğraşıyor.Bunun üzerine Üstad Emir veriyor:"herkes bir asay-ı musa yazsın.Kim yazarsa ondan talebelik kabul edilecek ve dünyada ondan başka bir vazife istenmiyecek" diye.Herkes birer asay-ı musa yazıyor.
YesilSancak!- Mesaj Sayısı : 278
Rep :
Points : -4
Kayıt tarihi : 05/09/08
Geri: Talebelerden Hatıralar
İmamlık yapan bir abey oğluna diyor ki:' türkçe ezanı öğren.Arasıra bana yardımcı olursun." diyor.Çocuk türkçe ezanı okuyacağı zaman kedi tırmalamak için üzerine atılıyor.Babası eve gelince "öğrendin mi?" diye soruyor.Hanımı kediden dersini al diyor.Gerçekten hoca oğluna oku deyince kedi yine tırmalamak için atılıyor.Hoca böylece kediden dersini alıyor.
Afyon hapsinde Üstadın kaldığı koğuşun 36 penceresi var.32 sinin camı kırık.Soğuktan soba patlıyor.Tahtaların arasındaki boşluklardan soğuk geliyor.
Denizli'de Hapiste iken Delikliçınar camiinde Üstad görülüyor.
Ankara'da matbaada risale basılırken sabah 3-5 zeytin, akşam şehriye çorbası ile abeyler idare ediyorlar.
Üstad risalelerin gün gelip altın ile basılacağını haber verdi.
Üstad tarikatçılar hakkında şöyle buyurdu:"kim sakalının teli kadar islamiyete hizmet ederse, onu kucaklayın ve takdir edin."
Üstad Isparta'daki ev sahibesi Fıtnat hanıma 15 günde bir aldırdığı kıyma ile köfte yaptırır ve Fıtnat hanım Üstada kahve pişirirdi.Birgün yine köfte yaparken içinden geçirdi ki :"Üstad beni nikahına alsa da bu hizmetleri daha rahat yapsam." Abeyler köfteyi Üstada götürünce Üstad kızarak hiddetle köfteyi reddedip geri gönderdi.Abeyler sorunca Fıtnat Hanım o kabahat benim diyerek olayı anlattı
Afyon hapsinde Üstadın kaldığı koğuşun 36 penceresi var.32 sinin camı kırık.Soğuktan soba patlıyor.Tahtaların arasındaki boşluklardan soğuk geliyor.
Denizli'de Hapiste iken Delikliçınar camiinde Üstad görülüyor.
Ankara'da matbaada risale basılırken sabah 3-5 zeytin, akşam şehriye çorbası ile abeyler idare ediyorlar.
Üstad risalelerin gün gelip altın ile basılacağını haber verdi.
Üstad tarikatçılar hakkında şöyle buyurdu:"kim sakalının teli kadar islamiyete hizmet ederse, onu kucaklayın ve takdir edin."
Üstad Isparta'daki ev sahibesi Fıtnat hanıma 15 günde bir aldırdığı kıyma ile köfte yaptırır ve Fıtnat hanım Üstada kahve pişirirdi.Birgün yine köfte yaparken içinden geçirdi ki :"Üstad beni nikahına alsa da bu hizmetleri daha rahat yapsam." Abeyler köfteyi Üstada götürünce Üstad kızarak hiddetle köfteyi reddedip geri gönderdi.Abeyler sorunca Fıtnat Hanım o kabahat benim diyerek olayı anlattı
YesilSancak!- Mesaj Sayısı : 278
Rep :
Points : -4
Kayıt tarihi : 05/09/08
Geri: Talebelerden Hatıralar
Hadisde "said sakalsız olacak" (sayfa 250-abeyler anlatıyor-ömer özcan-2. cilt)
Hristıyan mazlumların ehl-i necat olacağına dair İmam-ı Gazali'nin faysal-üt-tefrika ve alusi'nin ruhul-meani tefsiri 15. cilt, sayfa 42, yine ibrahim Lekkani'nin cevheret-üt-tevhid kitabı sayfa 260 da tafsilat var.
Nebi abey fakirlikten dolayı para bulamadığı için ılgın (konya) dan ayağında çarık yaya olarak Barla'ya gelerek Üstadı ziyaret etmiş.
Namaza dururken Üstad:"teveccehtü ila beytikeş-şerif." denilmesini tavsiye etmiş.
stad haftada 2 defa traş olurdu.
Üstad Buyurdu ki:"bana verilen zehiri yere dökseler yeri yakardı."
Hristıyan mazlumların ehl-i necat olacağına dair İmam-ı Gazali'nin faysal-üt-tefrika ve alusi'nin ruhul-meani tefsiri 15. cilt, sayfa 42, yine ibrahim Lekkani'nin cevheret-üt-tevhid kitabı sayfa 260 da tafsilat var.
Nebi abey fakirlikten dolayı para bulamadığı için ılgın (konya) dan ayağında çarık yaya olarak Barla'ya gelerek Üstadı ziyaret etmiş.
Namaza dururken Üstad:"teveccehtü ila beytikeş-şerif." denilmesini tavsiye etmiş.
stad haftada 2 defa traş olurdu.
Üstad Buyurdu ki:"bana verilen zehiri yere dökseler yeri yakardı."
YesilSancak!- Mesaj Sayısı : 278
Rep :
Points : -4
Kayıt tarihi : 05/09/08
Geri: Talebelerden Hatıralar
Molla Hamid Emirdağ'da Üstadı ziyarete gelince sorar:"Üstadım:Sen ihlası 15 günde bir okuyun demişşin.Bu evrad değil,ezkar, dua değil.Hikmeti ne?" Üstad:"elinizden gelirse ihlası hergün okuyun.Bütün ibadetlerin başı, mayesi ihlastır." buyurdu.
Ahmed Feyzi Abey (kul) Üstadı ziyarete gidenlere "Üstadın yüzüne bakmayın.Namahreme bakan gözün günahı sirayet eder.Üstad rahatsız olur." diye tenbih ederdi.
6,5 sene Mekke'de ibadet ayeti inmemiş.
Mustafa Osman Abey Derdi:"yar olacaksınız, bar değil."
Türkiye'de ilk dersane Nazilli'de açıldı.Üstad tebrik etti.
Bayram Abey Üstadın vefatından sonra izini kaybettirmek için Nazilli'de bir abeyin çiftliğinde iken Jandarma gelip "Burda nurcu varmı" diye soruyor.Var dese Bayram abiyi alıp hapse götürecek.
Nazilli'li Teyip Tahir Abey bir gün hiç durmadan ezbere risale okuyabilirmiş.
Muzaffer Erdem Abey kendisine hediye edilen kumaşı 50 liraya sattı ve yol parası yaptı.
Ahmed Feyzi Abey (kul) Üstadı ziyarete gidenlere "Üstadın yüzüne bakmayın.Namahreme bakan gözün günahı sirayet eder.Üstad rahatsız olur." diye tenbih ederdi.
6,5 sene Mekke'de ibadet ayeti inmemiş.
Mustafa Osman Abey Derdi:"yar olacaksınız, bar değil."
Türkiye'de ilk dersane Nazilli'de açıldı.Üstad tebrik etti.
Bayram Abey Üstadın vefatından sonra izini kaybettirmek için Nazilli'de bir abeyin çiftliğinde iken Jandarma gelip "Burda nurcu varmı" diye soruyor.Var dese Bayram abiyi alıp hapse götürecek.
Nazilli'li Teyip Tahir Abey bir gün hiç durmadan ezbere risale okuyabilirmiş.
Muzaffer Erdem Abey kendisine hediye edilen kumaşı 50 liraya sattı ve yol parası yaptı.
YesilSancak!- Mesaj Sayısı : 278
Rep :
Points : -4
Kayıt tarihi : 05/09/08
Geri: Talebelerden Hatıralar
Muzaffer erdem abey ilk başlarda istiğna düsturu için abeylerin yemek davetlerine gitmez, otelde yatar ve hediye kabul etmezdi.Muzaffer abeyin elbise ve eşyası dışında birşeyi yoktu.Eşyası da bir bohça içindeydi.Pantolonunun iki dizi de yamalıydı..Sahabe gibi yaşardı.
Nazım Akkurt abey çocukluğunda ağrı'da çok fakirlermiş.30 kişi 2 yorganda yatarlarmış.O zaman kuran okumak yasak.Sekeratta ölenlere yasin okuyacak kimse bulunmazdı.Üstadın elinde dünyayı gördü.Emirdağdaki evini lükx olarak gördü.
Kırkıncı Hoca dersanede sebat edip kalmayı tavuktan der al diye ders verdi.
Hüsrev Abey Üstadla kalırken Üstad rahatsız olmasın diye ayakkabı ve terliğinin altına keçe taktırmış.
Üstadın selamı iki eliyle yüzüne doğru kucaklar gibiydi.
Vahyeddin Küfrevi Üstadı ziyarete geldi.Ahirzaman müceddidinde hadislerde haber verilen vasıfları Üstad'ta müşahede etti.Gözünün siyahı küçük, beyazı büyük olacak.Rengi esmer, eli uzun olacak.Gözü muhavvif yani korkutucu olacak.Üstadın elini 50 defa cup, cup, cup diye öptü.
Kerametin 30 mertebesi vardır.En alt mertebesi kabir haline vukufiyettir.
Nazım Akkurt abey çocukluğunda ağrı'da çok fakirlermiş.30 kişi 2 yorganda yatarlarmış.O zaman kuran okumak yasak.Sekeratta ölenlere yasin okuyacak kimse bulunmazdı.Üstadın elinde dünyayı gördü.Emirdağdaki evini lükx olarak gördü.
Kırkıncı Hoca dersanede sebat edip kalmayı tavuktan der al diye ders verdi.
Hüsrev Abey Üstadla kalırken Üstad rahatsız olmasın diye ayakkabı ve terliğinin altına keçe taktırmış.
Üstadın selamı iki eliyle yüzüne doğru kucaklar gibiydi.
Vahyeddin Küfrevi Üstadı ziyarete geldi.Ahirzaman müceddidinde hadislerde haber verilen vasıfları Üstad'ta müşahede etti.Gözünün siyahı küçük, beyazı büyük olacak.Rengi esmer, eli uzun olacak.Gözü muhavvif yani korkutucu olacak.Üstadın elini 50 defa cup, cup, cup diye öptü.
Kerametin 30 mertebesi vardır.En alt mertebesi kabir haline vukufiyettir.
YesilSancak!- Mesaj Sayısı : 278
Rep :
Points : -4
Kayıt tarihi : 05/09/08
Geri: Talebelerden Hatıralar
Konyada bir abey acaba kabir ehlinin hallerine vakıf olacak dereceye geldim mi diye denemek için üçler mezarlığına sabah karanlığında gider.Her taraf bembeyaz kar ile kaplı.Az sonra bir mezardan her tarafı beyaz elbiseli bir adam kalkarak esselamü aleyküm der demez bizim abey korkudan abdestini bozar.O beyaz elbiseli abey sadullah nutku imiş.korkma diyedek kabristandan çıkarlar.
Afyon hapsinde ibrahim mırmır (büyük ibrahim) abey bakkala gitti.Bakkal muarız idi.Ağzına gelen bütün hakaretleri nurcular için söyledi.İbrahim abeyin de duası çok makbul idi.Abeyler onun duasının kabul olunduğunu çok tecrübe etmişlerdi.İbrahim abey o bakkala dua etti.(beddua).Hemen o bakkalı da hapse aldılar.
Afyon hapsinde ibrahim mırmır (büyük ibrahim) abey bakkala gitti.Bakkal muarız idi.Ağzına gelen bütün hakaretleri nurcular için söyledi.İbrahim abeyin de duası çok makbul idi.Abeyler onun duasının kabul olunduğunu çok tecrübe etmişlerdi.İbrahim abey o bakkala dua etti.(beddua).Hemen o bakkalı da hapse aldılar.
YesilSancak!- Mesaj Sayısı : 278
Rep :
Points : -4
Kayıt tarihi : 05/09/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz