Menzil Sevdalılarına...
1 sayfadaki 1 sayfası
Menzil Sevdalılarına...
Harmancı Arif Çelikarslan...
Askerdi ki...
Hem de iki türlüsünden...
Hemi zahir...
Hemi batın...
Rabbim sırlarını takdiis eylesin, iki kerre şehiid olacak kadar da sadık ve aşığıydı Sadatların.
Vasiyyetinde eşine "Her ne şartlarda olursa olsun eğer ben senden önce vefat edecek
olursam cenazemi sırtına da olsa muhakkak, amma mutlaka menzile götür" diyecek kadar
sevgisi ile doluydu menzilin.
Dedi ki eşi "Arif niye böyle dersiin olur ki götürecek bir şey olmaz ben
seni, o koca adamı nasıl bunca götürürüm."
Dedi ki Arif, "Götürürsüün götürürsün merak etme."
Hızmet ehli idi. Bilhassa ne zaman hasat zamanı olsa mutlaka koşardı menzile harman yerine.
O yüzdendir ki adı "Harmancı Arif" olarak kaldı ve mezar taşına yazıldı.
Öylesine hasretini çekerdi ki Sadatların rapor almak niyyeti ile doktora gider ve derdi ki "Doktor
bey gece ak sakallı nuur yüzlü bir zat giriyor ruyalarıma ve beni yanına çağırıyor aceb nedir ki bu"
Doktor artık alıştığından bu duruma "Ariif gene rapor istiyon değilmi, menzile gideceksin hadi sana
bir hafta rapor yazıyorum var giit."
Bir kerresinde Seyda hz. leri hemen caminin yanında yüksekçe bir yerde olan depo gibi bir odaya
küçük bir merdiven ile çıkmışlardı. Arif de hemen altta bekliyordu. Seyda hz. leri aşağı ineceği zaman
Arif hemen merdiveni alıverdi ordan ve "Gel kurban ben seni kucağıma alır indiririm" demişti.
Gölcükte oturuyordu. Oturduğu dairenin hemen altında fırın vardı. O büyük deprem olduğunda daire
yıkıldı ve fırının içine düştüler. Fırında yanarak vefat ettiler. Sadece serçe parmağı yanmamıştı. Çünkü
Gavs hz. lerinin hediyye ettiği yüzük vardı parmağında. Onu parmağından ve yüzükten tanıdlar.
Gavs hz.lerine haber verdiklerinde "İki kerre şehid olduğunu ve onun küllerini getirmelerini" buyurdular.
Bir mendile sardıklarını küllerini Gavs a götürdüler.
"Seni nasıl götürürüm" diyen eşine "Götürürsün götürürsün" diyişi sanki akıbetine malum olmuştu.
Eşi de fazla yaşamadı ondan sonra. İstanbulda ki yat kazasında seyyide anneleri kurtarmaya çalışrken
boğularak vefat etti ve o dahi eşinin yanına defnetildi.
Sadatların hatırı için dualarınızdan eksik etmeyin bu iki aşığı.
Askerdi ki...
Hem de iki türlüsünden...
Hemi zahir...
Hemi batın...
Rabbim sırlarını takdiis eylesin, iki kerre şehiid olacak kadar da sadık ve aşığıydı Sadatların.
Vasiyyetinde eşine "Her ne şartlarda olursa olsun eğer ben senden önce vefat edecek
olursam cenazemi sırtına da olsa muhakkak, amma mutlaka menzile götür" diyecek kadar
sevgisi ile doluydu menzilin.
Dedi ki eşi "Arif niye böyle dersiin olur ki götürecek bir şey olmaz ben
seni, o koca adamı nasıl bunca götürürüm."
Dedi ki Arif, "Götürürsüün götürürsün merak etme."
Hızmet ehli idi. Bilhassa ne zaman hasat zamanı olsa mutlaka koşardı menzile harman yerine.
O yüzdendir ki adı "Harmancı Arif" olarak kaldı ve mezar taşına yazıldı.
Öylesine hasretini çekerdi ki Sadatların rapor almak niyyeti ile doktora gider ve derdi ki "Doktor
bey gece ak sakallı nuur yüzlü bir zat giriyor ruyalarıma ve beni yanına çağırıyor aceb nedir ki bu"
Doktor artık alıştığından bu duruma "Ariif gene rapor istiyon değilmi, menzile gideceksin hadi sana
bir hafta rapor yazıyorum var giit."
Bir kerresinde Seyda hz. leri hemen caminin yanında yüksekçe bir yerde olan depo gibi bir odaya
küçük bir merdiven ile çıkmışlardı. Arif de hemen altta bekliyordu. Seyda hz. leri aşağı ineceği zaman
Arif hemen merdiveni alıverdi ordan ve "Gel kurban ben seni kucağıma alır indiririm" demişti.
Gölcükte oturuyordu. Oturduğu dairenin hemen altında fırın vardı. O büyük deprem olduğunda daire
yıkıldı ve fırının içine düştüler. Fırında yanarak vefat ettiler. Sadece serçe parmağı yanmamıştı. Çünkü
Gavs hz. lerinin hediyye ettiği yüzük vardı parmağında. Onu parmağından ve yüzükten tanıdlar.
Gavs hz.lerine haber verdiklerinde "İki kerre şehid olduğunu ve onun küllerini getirmelerini" buyurdular.
Bir mendile sardıklarını küllerini Gavs a götürdüler.
"Seni nasıl götürürüm" diyen eşine "Götürürsün götürürsün" diyişi sanki akıbetine malum olmuştu.
Eşi de fazla yaşamadı ondan sonra. İstanbulda ki yat kazasında seyyide anneleri kurtarmaya çalışrken
boğularak vefat etti ve o dahi eşinin yanına defnetildi.
Sadatların hatırı için dualarınızdan eksik etmeyin bu iki aşığı.
kervan-67- Mesaj Sayısı : 35
Yaş : 57
Nerden : istanbul
Rep :
Points : 0
Kayıt tarihi : 31/07/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz